İnsan Olmak

Ilk kez yayimlandigi 1983’ten günümüze defalarca baski yapmis ve okurla kurdugu yapici iliskiyi kanitlamis olan bu kitabinda Engin Geçtan insan olmanin ikilemini söyle anlatir: “Çagdas toplumlar kendine özgü bir olguyu da birlikte getirmistir. Insan eskisinden çok daha fazla sayida insanla, çok daha kisa süreli, daha yüzeysel iliskiler kurma egilimindedir. Bu, soguk bir günde karsilasan bir grup kirpinin öyküsüne benzer. Kirpiler isinabilmek için birbirlerine sokulurlar, ama dikenleri birbirine batar. Birbirlerinden ayrildiklarindaysa soguktan rahatsiz olurlar. Ileri geri hareket ederek sonunda dikenlerini batirmadan birbirlerini isitabilecekleri en uygun uzakligi bulurlar.“
Son yirmi yilin dünyasindaki sosyal ve maddi degisimler düsünülürse, kirpilerin birbirine daha da çok ihtiyaç duydugunu, her kirpinin bu ikilem karsisinda kendi cevabini bulmasi gerektigini, tam da bu yüzden Insan Olmak’in bugün daha da güncel oldugunu söyleyebiliriz.